İstanbul Büyükşehir Belediyesi, kurumsal vizyonunu çocuk ve gençlerin haklarına dayandırarak 2019’dan itibaren kapsamlı bir program sunuyor. Şehrin çeşitli noktalarında yurtlar, kütüphaneler ve birçok festivalle çocukların toplumsal yaşama katılımı güçlendirilirken, bu yıl beşinci kez Uluslararası Çocuk Hakları Festivali gerçekleşecek. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin temel ilkelerini rehber edinerek 108 etkinlikle zenginleşen program, çocukların önerileri doğrultusunda şekillendiriliyor.
Etkinlikler, yaratıcı drama, dans, yazarlık, resim, kostüm tasarımı, felsefe, müzik atölyelerinden tiyatro, sinema, Karagöz oyunları, masal anlatımı ve çocuk şarkıları konserlerini kapsıyor. Takvim, Artİstanbul Feshane gibi farklı mekânlarda düzenlenecek ve çocukları ağırlayacak olan mekanlar arasında Bulgur Palas, Arnavutköy Kültür ve Yaşam Merkezi, Çubuklu Silolar, Turhan Selçuk Kültür Evi, Adem Baştürk Kültür Merkezi, İdris Güllüce Kültür Merkezi ve Kültür Habitat Sahne de bulunuyor.

*Etkinliklerin belirlenme sürecinde çocukların önerileri nasıl programa dahil ediliyor? Gülbahar Pay, katılım hakkını merkeze alan bir yaklaşım benimsediklerini vurguluyor. “Çocuklar sadece alanı işgal etmesin, sürecin karar mekanizmasında da söz sahibi olsunlar” diyen Pay, bu ilkenin yetişkinler tarafından içselleştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Drama üzerinden yaratıcı alanlar ve ortak masa çalışmalarıyla çocukların kendini ifade edebileceği ortamlar yaratılıyor. Ayrıca işaret dili çevirisiyle erişilebilirlik artırılıyor.
*Kültürel haklar ve kent hakları bağlamında yıl boyunca kalıcı adımlar atılması hedefleniyor mu? Gülbahar Pay, festivalin bir haftalık sahneyle sınırlı kalmayıp hazırlık süreçlerinin yılın büyük bölümüne yayıldığını söylüyor. Çocuk haklarını merkeze alan etkinliklerin yılın her döneminde, çocukların taleplerine göre çeşitlenerek sürdürülmesi öncelikleri arasında. “Kültür Hakkı, Kent Hakkı” misyonuyla hareket eden İBB Kültür, çocuklar için sanat eğitimleri ve katılımcı programlar geliştirmeye devam edecek.
*Kırılgan gruplar için özel etkinlikler ve kapsayıcılık nasıl sağlanıyor? Pay, festivalin temel hedeflerinden biri olan kapsayıcılığı savunuyor: herkes için güvenli ve erişilebilir bir alan. Kırılgan çocuklar da hak öznesi olarak görülüyor ve yaklaşımlar buna göre uyarlanıyor. İçerik tasarımında farklılıklar gözetiliyor ve tüm etkinlikler eşit erişime uygun hale getiriliyor. Ayrıca 6 Şubat depremi sonrası hazırlanan “İyileştiren Hikâyeler” sergisi, travma ile başa çıkma temasını işlerken, çocukların duygularını ifade edebilecekleri alanlar da sunuyor.
MAHALLE MAHALLE ÇOCUKLARLA BULUŞUYORUZ *İstanbul’un çocuk dostu bir şehir olması vizyonu doğrultusunda, farkındalık yaratmanın ötesinde somut politikalar nasıl hayata geçiyor? T. Volkan Aslan: Kültür politikaları kapsamında çocuk odaklı yaklaşımlar geliştiriyoruz. İBB Çocuk gibi kurumlar aracılığıyla, çocukların kültür ve sanata eşit erişimini güvence altına alıyoruz. Her kültür merkezi ve miras alanında çocuklar için özel alanlar oluşturarak, sahne deneyimi ve eğitim olanaklarını zenginleştiriyoruz. Mobil programlar, Sahnebüs ve Sinebüs gibi oluşumlarla mahalleler boyunca çocuklarla buluşuyor; çocuk korosu ve halk dansları toplulukları gibi yeni projelerle sahne deneyimini güçlendiriyoruz. Bu çalışmalar bütçe ve programlar eşliğinde sürdürülebilir hale getiriliyor.













