Pazartesi, Haziran 16, 2025
Entelektüel Dünya
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
Entelektüel Dünya
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster

Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Ödüller ve Sınıf Mücadelesi

Entelektüel Dünya Yazar : Entelektüel Dünya
22 Kasım 2024
Kategori : Sanat
Okuma Süresi : 3 dakika
A A
Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Ödüller ve Sınıf Mücadelesi
Share on FacebookShare on Twitter

Erkan Tahhuşoğlu’nun “Döngü” Filmi ve Ödülleri

Erkan Tahhuşoğlu’nun yazıp yönettiği “Döngü”, bu yıl 31’incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirdi. Film, festivalden “en iyi senaryo” ve “FİLM-YÖN En İyi Yönetmen” ödülleriyle dönerken, 35. Ankara Film Festivali’nden de “Onat Kutlar En İyi Senaryo” ile “en iyi kadın oyuncu” (Serpil Gül) ödüllerini kazandı.

“Döngü”, birbirinden farklı sosyal sınıflar arasındaki güç ilişkilerini ve sınıfsal çatışmaları ele alıyor. Küçük burjuva temsili Ayten (Emel Göksu), gündelikçi Sevim (Serpil Gül) ve yabancı işçiler Lena (Ftesa Hazrolli) ile Vera (Shpresa Hashimi) karakterleri üzerinden, bir kaza sonrası yaşanan adalet mücadelesini etkileyici bir şekilde anlatıyor. Yönetmen Erkan Tahhuşoğlu ve başrol oyuncusu Serpil Gül ile “Döngü”yü konuştuk.

‘Psikodrama’ ve Sınıf Hikayesi

‘Psikodrama’ ve Sınıf Hikayesi

Döngü’nün esin kaynağı ne oldu?

Uzun yıllardır bir sınıf hikâyesi çekmeyi arzuluyordum. Gözlemlerim ve yaşadıklarım üzerinden yola çıkarak, ilk önce Ayten ve Sevim karakterleri üzerine yazmaya başladım. Senaryo sürecinde diğer karakterler de yavaş yavaş kendini buldu ve derinleşti.

Türk işçisinin “döngüsü” ile Kosovalı “göçmen işçi” arasında kurulan ironi, kayda değer bir tercih. Bu seçimin arkasındaki neden nedir?

“Yabancı işçi” kavramı, benim için her zaman ilgi çekici bir konu oldu. Bu temanın yeterince işlenmediğini düşünüyorum; üzerine düşünülmesi gereken bir mesele. Lena ve Vera karakterleri, bu nedenle senaryoda mevcut. Yaşam koşulları ve sorunları açısından hem benzerlikler hem de farklılıklar taşıyorlar. Türkiye’de çalışan kesimin zihninde sınıfsallık kavramı oldukça bulanık. Çalışan insanlar, koşullar ne olursa olsun kendilerini şanslı hissediyorlar. Feodal ilişkilerin hâlâ geçerli olması nedeniyle “Biz bir aileyiz” anlayışı hâkim. Bu durum, sınıfsallık konusundaki algılarda belirsizlik yaratıyor. Yabancı işçilerle olan etkileşimler, zamanla bir çarpışmaya dönüşüyor ve bu çarpışma, zihniyetlerde bir sıçrama yaratıyor. “Döngü”, bir kahraman anlatısı değil; Sevim karakteri kahramanlaştırılmıyor. Sevim ile Lena ve Vera arasındaki kültürel çatışmalar, Sevim’in yol ayrımına gelmesine sebep oluyor. Yabancı işçilerin varlığı, bu nedenle senaryoda büyük bir öneme sahip.

‘Tiyatroda Rahat Salındığım Yer’

Sevim rolünü kabul ederken aklınızdan neler geçti?

Rolü çok beğendim. Senaryodan önce, tanıtım için kısa bir çekim yapılması gerekiyordu ve birkaç sahneyi okudum. Bu sahneler, filmin ana meselesini yansıtıyordu ve bu beni derinden etkiledi. Kişisel dünyamda bir karşılık buldum. Sonrasında senaryoyu okuduğumda aynı duygularla karşılaştım. Erkan Tahhuşoğlu ile tanıştığımda, onun eşit ilişkiler kuran bir insan olduğunu ve mesleki anlamda da böyle bir yaklaşımı benimsediğini fark ettim. Bu nedenle, senaryonun finalini görmesem bile rolü kabul ederdim diye düşünüyorum.

Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri işçi hakları. Sevim olarak, bir işçinin haklarının döngüsünün kırıldığı ana dair önemli bir roldesiniz. Serpil Gül olarak bu konudaki hislerinizi paylaşır mısınız?

Rolüm beni oldukça sıkışmış hissettirdi. Filmin içeriği, tanıdık ve aynı zamanda üzücüydü. Ancak, filmde Sevim’in perspektifine geçtiğimizde, bir insanın ne kadar yıprandığını yeniden düşünmeye başlıyoruz. Hayatımın bilinçli döneminde, ev düzenindeki çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki ilişki her zaman ilgimi çekmiştir. Çalışan ve çalıştıran olarak, o ilişkide farklı bir yüz ediniyoruz. Kendimizi ait hissetmediğimiz bir ortamda, arkada hissettiğimiz insanların haklarını savunmaya çalıştığımızda, ne olacağını merak ediyorum. Bu süreci öğrenmek oldukça sarsıcıydı.

Etiketler : Adana Altın Koza Film FestivaliAnkara Film FestivaliDöngüErkan TahhuşoğluFilmişçi haklarıÖdüllersenaryoSerpil Gülsınıf hikayesisosyal sınıflaryabancı işçiler
PaylaşTweet
Önceki Haber

Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Sınıf Çatışmaları ve İşçi Hakları

Sonraki Haber

Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

İlgili Haberler

James Cameron’dan Yeni ‘Avatar: Ateş ve Kül’ Duyurusu

James Cameron’dan Yeni ‘Avatar: Ateş ve Kül’ Duyurusu

11 Ağustos 2024

James Cameron, merakla beklenen yeni filmi 'Avatar: Ateş ve Kül'ü duyurdu. Bu heyecan verici projede, Pandora'nın büyüleyici dünyasına yeni bir...

Pele: Bir Efsanenin Doğuşu – Film İncelemesi

Pele: Bir Efsanenin Doğuşu – Film İncelemesi

26 Ekim 2024

"Pele: Bir Efsanenin Doğuşu" filmi, futbolun efsanevi ismi Pele'nin hayatına odaklanıyor. Gençliğinden uluslararası başarılarına uzanan bu etkileyici inceleme, futbol tutkunları...

Uluslararası Film Festivali ve Jüri Değerlendirmeleri

Uluslararası Film Festivali ve Jüri Değerlendirmeleri

26 Mayıs 2025

Uluslararası Film Festivali ve jüri değerlendirmeleri hakkında detaylar, filmler ve ödüller ile ilgili en güncel bilgiler bu sayfada.

Bu Hafta Vizyona Giren 4 Yeni Film

Bu Hafta Vizyona Giren 4 Yeni Film

25 Temmuz 2024

Bu hafta vizyona giren 4 yeni filmle sinema keyfini artırın! Aksiyon, dram ve komedi türlerindeki bu yapımları kaçırmayın. Hangi filmler...

Cannes Film Festivali’nin Jüri Kadrosu ve Heyecan Verici Detaylar

Cannes Film Festivali’nin Jüri Kadrosu ve Heyecan Verici Detaylar

30 Nisan 2025

Cannes Film Festivali'nin jüri kadrosu ve heyecan verici detaylar hakkında tüm bilgileri burada keşfedin. Sinema dünyasının en prestijli etkinliğiyle ilgili...

Hüseyin Peyda: Yeşilçam’ın Unutulmaz Kötü Adamı

Hüseyin Peyda: Yeşilçam’ın Unutulmaz Kötü Adamı

29 Temmuz 2024

Hüseyin Peyda, Yeşilçam sinemasının en unutulmaz kötü adamlarından biri olarak hafızalarda yer edindi. Onun hayatı, kariyeri ve Türk sinemasına kattıkları...

Sonraki Haber
Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

Ejderhanı Nasıl Eğitirsin ve Yeni Film Projeleri Üzerine Detaylar

Ejderhanı Nasıl Eğitirsin ve Yeni Film Projeleri Üzerine Detaylar

16 Haziran 2025
Balıkların Ölüm Sürecinde Yaşadığı Acı: İnsanlık ve Etik Sorgulamalar

Balıkların Ölüm Sürecinde Yaşadığı Acı: İnsanlık ve Etik Sorgulamalar

15 Haziran 2025
Kambur Balinalarla İnsanlar Arasındaki Gizemli İletişim Çabaları

Kambur Balinalarla İnsanlar Arasındaki Gizemli İletişim Çabaları

15 Haziran 2025
ABD Hükümetinin UFO Yaklaşımında Şok Edici Gerçekler ve Gizli Operasyonlar

ABD Hükümetinin UFO Yaklaşımında Şok Edici Gerçekler ve Gizli Operasyonlar

15 Haziran 2025
‘Mukadderat’ Filmi Rusya’da Büyük Başarı Elde Etti

‘Mukadderat’ Filmi Rusya’da Büyük Başarı Elde Etti

15 Haziran 2025
Pixar’dan Yeni Bir Film Müjdesi: ‘Gatto’ İtalya’da Geçecek

Pixar’dan Yeni Bir Film Müjdesi: ‘Gatto’ İtalya’da Geçecek

15 Haziran 2025
  • Anasayfa
  • Künye
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • İletişim

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım

Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım