DAYANIŞMA, PAYLAŞMA
Bir gün, Sudan korkan siyah bir kedi, kleptoman bir lemur, oyuncu bir köpek, uykucu bir kapibara ve koruyucu, karizmatik bir balıkçı bir araya gelir. Bu ilginç hayvan dostları, hayatta kalabilmek için birbirleriyle uyum sağlamak zorundadır. Doğal afetin ortasında gelişen bu hikaye, insanların yok oluşunu ve yerkürenin, doğanın insanların evcilleştirdiği hayvanlara kaldığını etkileyici bir şekilde, tek bir sözcük kullanmadan izleyiciye aktarır. Film, doğanın insan olmadan daha güzel olduğunu vurguluyor. Tüm hayvanlar doğal davranışlarıyla, sesleriyle ve hareketleriyle son derece gerçekçi bir şekilde karşımıza çıkar. Arka planlar ve dekorların her biri, adeta bir tablo niteliğindedir; ses tasarımları ise mükemmeldir. Kuşların şakıması, kedinin miyavlaması, rüzgârın yaprakları kıpırdatması gibi en küçük sesleri bile ayırt edebiliriz.
Suların yükselmesi ve hayvanların yelkenliye binmesi, Nuh’un Gemisi’ni anımsatsa da, filmde yaşam mücadelesi hayvanlar tarafından organize edilir. Her olayı hayvanların gözünden izleriz ve bu bakış açısı, izleyiciye farklı bir deneyim sunar. Sudaki ve camlardaki yansımalar olağanüstü bir görsellik sunar. Dayanışma, paylaşma, doğa ile uyum sağlama, yaşam tutunma ve ekosistemi işleyen bu etkileyici yapım, Gints Zilbalodis tarafından yönetilmiş, senaryosu yazılmış, görüntüleri çekilmiş, kurgusu yapılmış ve müziği bestelenmiştir.
KURT ADAM FİLMLERİNE SAYGI
Kurt Adam, Flow gibi hayatta kalma mücadelesini anlatan, ailesini korumak ve kurtarmak için her şeyi göze alan bir babanın dokunaklı öyküsüdür. Universal şirketinin efsanevi canavarlarını, marjinal karakterlerini hepimiz tanıyoruz: Kurt Adam, Görünmez Adam, Dracula, Frankenstein, Mumya. Universal, canavarlarını bu kez Blumhouse şirketiyle birlikte yeniden hayata döndürmeye karar vererek, Görünmez Adam’ı (2020) çeken Leigh Whannell ile işbirliği yaptı. Kurt Adam mitolojisini şehir efsanelerine bağlayan Whannell, taze ve farklı bir yorumla karşımıza çıkıyor.
1995 yılında Orta Oregon bölgesinde bir adam kaybolur. Bölgenin eski yerlileri, dağ hummasının adamı aldığını ve bu hastalığın adının kurt surat olduğunu söylerler. Sert disiplinle büyüyen Blake, 30 yıl sonra karısı ve kızıyla birlikte miras için Oregon’a döner. Avcı babayla yazar oğlu Blake arasında geçen avlanma ve yaşam mücadelesi, insanın içindeki vahşi hayvan metaforuna dönüşür. Yoldaki bir kazada hayvan saldırısına uğrayıp enfekte olan Blake, çocukluk evinde Kurt Adam’a dönüşmeye başlar. Dolunayın ve gümüş kurşunun olmadığı bu modern Kurt Adam filminde, toksik erkeklik, vahşi ataerkillik, fedakârlık ve sevgi temaları ustalıkla işlenmektedir. Görüntü, ses tasarımları ve müzik ise son derece başarılıdır. Christopher Abbott, Julia Garner, Matilda Firth ve Sam Jaeger’in rol aldığı, tüm Kurt Adam filmlerine saygı duruşunda bulunan bu yapım, gösterime girdi.