Aya Yorgi Kilisesi’nin Durumu
Aya Yorgi Kilisesi için 2016 yılında restore edilmesine dair bir karar alınmasına rağmen, üzerinden dokuz yıl geçmesine rağmen henüz hiçbir çalışma yapılmamış. Kilisenin giriş alanında bulunan kulübe, zamanla harabeye dönüşmüş durumda; ayrıca kilisenin dış duvarları sprey boyalarla tahrip edilerek adeta bir yıkım yaşanmış.
BAŞIBOŞ MÜZE
Kilise için, dönemin AKP’li belediye başkanı Münür Şahin ve Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın önderliğinde 2016 yılında restorasyon kararı alınmıştı. 2017 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yatırım bütçesine dahil edilen bu proje, Anıtlar Kurulu tarafından onaylanmış ve restorasyonun iki yıl içinde tamamlanması hedeflenmişti. Proje kapsamında, kilisenin müze olarak hizmet vermesi vaadi de sunulmuştu.
Ancak, Osmaneli çevresindeki taşınabilir kültür varlıklarının da bulunduğu kilise alanı, kaderine terk edilmiş bir durumda. Daha önce iki kez ihale süreçlerine giren kilisenin restorasyonu, ihaleyi kazanan şirketlerin projeyi gerçekleştirmemesi nedeniyle 2021 yılında tamamlanması kararlaştırılmış, fakat bu konuda da herhangi bir ilerleme kaydedilememişti. 2021’de, kilisenin restorasyonu Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne devredilmişti. Osmaneli Belediyesi yetkililerine restorasyon çalışmalarının durumunu sorduğumuzda, şu an için herhangi bir çalışmanın olmadığını, eski bir bakanlık yetkilisi ise 2023 yılına kadar herhangi bir aktivitenin yapılmadığını ifade etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan ise bu konuda herhangi bir yanıt alınamamıştır.
ÇARPIK YAPILAŞMA
Aya Yorgi Kilisesi, üç nefli, haç planlı ve kubbeli bir bazilika olarak dikkat çekmektedir. 1874 yılında çıkan yangından sonra, Lefke’yi imara gelen Macar mühendis tarafından 1876-1878 yılları arasında “Lefke taşı” kullanılarak inşa edilmiştir ve neoklasik mimari özelliklere sahiptir. Bu kilise, Osmaneli ilçesindeki en önemli gayrimüslim yapılarından biridir. Mülkiyeti on yıl önce özel mülkiyetten Osmaneli Belediyesi’ne devredilmiştir. Ancak, kilisenin etrafındaki çarpık yapılaşma, tarihi yapının önünde kötü bir görüntü oluşturmaktadır. Kilise çevresindeki betonarme yapıların imarının dört katlı olduğu, fakat kot farkından yararlanarak beş kata kadar çıkılabildiği bilgisi de dikkat çekici bir ayrıntıdır.