Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Batman’ın tarihi Hasankeyf ilçesinde, 2024 yılına ait kazı çalışmaları başarıyla sona erdi. Mardin Artuklu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekai Erdal başkanlığında, uzman bir ekip tarafından yürütülen kazılarda, birçok önemli eser gün yüzüne çıkarıldı. Bu eserler arasında, Artuklular dönemine ait, üzerinde Türkiye’de neslinin tükendiği düşünülürken 2019 yılında ilk kez görüntülenen Anadolu parsının figürünün yer aldığı bir kap parçası ile Geç Roma dönemine ait gözyaşı şişeleri dikkat çekiyor.
Kazı Başkanı Doç. Dr. Zekai Erdal, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izni ve desteğiyle 2024 yılı kazı sezonunun, geçen yılın Temmuz ayında başladığını ve 31 Aralık’ta çalışmaların tamamlandığını belirtti. Geçen yıl özellikle Büyük Saray ve çevresinde yoğun kazılar gerçekleştirildiğini dile getiren Erdal, İslami döneme ait lüster tekniğinde (cam, porselen ve fayans bezeme ve renklendirme tekniği) kap seramik malzemelerin ortaya çıktığını ifade etti.
“Kabın Kenarında Hayvan Mücadelesi Sahneleri Tespit Ettik” Doç. Dr. Erdal, bulunan eserler arasında en dikkat çekici parçanın, Artuklular dönemine ait lüster tekniğiyle yapılmış ve üzerinde hayvan mücadelesini tasvir eden bir kap parçası olduğunu vurguladı. Erdal, “Kırık olan parça üzerinde, önde vahşi bir hayvan gövdesi var fakat baş kısmı eksik. Arkasında ise bir yaban keçisinin baş kısmını tespit ettik. Kabın kenarında hayvan mücadelesi sahneleri belirlenmiş durumda. Bu figürün Anadolu parsı olabileceği yönündeki düşüncemiz dolayısıyla, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Yaban Hayatı Daire Başkanlığı ile irtibat kurarak fotoğraflar gönderdik. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Yaban Hayatı Daire Başkanlığındaki uzmanlar, kaptaki hayvan figürünün büyük olasılıkla Anadolu parsına ait olduğunu belirttiler.” şeklinde konuştu.
Kabın Eksik Parçasının Gelecek Kazılarda Bulunması Hedefleniyor Erdal, kabın eksik kalan kısmını bir sonraki kazı sezonunda bulmayı hedeflediklerini ifade ederek, “Artuklular dönemine ait bu parçada, 1200’lü yıllarda Anadolu parsının bölgedeki varlığını gösteriyor. Bu durum, bölgede yaşayan insanların bu hayvanı, günlük yaşamlarında ve sanat eserlerinde nasıl resmettiğini ortaya koyuyor. Bu parça aynı zamanda belgeleme özelliği taşımaktadır.” dedi. Geçen yıl yapılan kazılarda ayrıca Büyük Saray’ın doğusundaki mezarlık alanında, 4. yüzyıla ait iki gözyaşı şişesi bulduklarını aktaran Erdal, gözyaşı şişelerinin Hristiyanlık öncesi dönemlerdeki inanışlarda önemli bir yere sahip olduğunu sözlerine ekledi.