Teşkilatsız Eşkıya ve Sivil İtaatsizlik: Sinci’nin İsyancı Ruhu
Türk rap müziğinin özgün ve isyankar isimlerinden biri olan Çağrı Sinci, kendine özgü tarzıyla dikkatleri üzerine çekiyor. “Teşkilatsız eşkıya” ve “sivil itaatsiz” ifadeleriyle tanınan Sinci, satırlarıyla adeta cephanelik sunuyor. “İsyan şart” diyerek, İndigo ile birlikte seslendirdiği “Sivil İtaatsiz” şarkısında; “Artık sebeplerle ilgilen, tek sonuçla değil/ majör medyayla bilgilenme, senin bir beynin var/ Baş kaldır, isyan et, yolumdan çekil!” sözleriyle gençlere direniş çağrısı yapıyor.
Şarkı sözlerinde aşkı, sevdayı ve isyanı iç içe işlemiş olan Sinci, romantik ve protest yönlerini satırlarından eksik etmiyor. Son albümü “Başkası”, her duyguyu barındıran ve dinleyicilere farklı pencereler açan nitelikte. Solo konserleri ve çeşitli projeleriyle adından söz ettiren Sinci, Gökyüzü Herkesindir: 60 Yıllık Livaneli Efsanesi konserinde, Grup Mengene (Barış Atay ve Nihat Mugil) ve An Vokal ile birlikte sahne alarak, ünlü besteci Zülfü Livaneli‘nin eserlerine yeni yorumlar katıyor.
Sinci ile Röportajdan Çarpıcı Noktalar
Başarı ve Tarz Değişimi
– “Başkası” albümünüz diğer eserlerinizden farklı ve olgun bir duruş sergiliyor. Bu değişim sizin için bir dönüm noktası mı?
Aslında bu, sürecin sonunda ulaştığım bir nokta. Müziğe ve yazım üslubuma bakışım tamamen değişti. Bu albüm, o değişimin ve gelişimin nişanesi oldu. Daha önceki çalışmalarımda da bu yolculuğun izleri vardı, ama “Başkası” ile birlikte kendi tarzımın en oturmuş halini gösteriyorum.
Dinleyici ve Eleştiriler
– Dinleyicilerinizin görüşleri sizin için önemli mi?
Ne yazık ki, dinleyicilerin geri bildirimlerini pek dikkate almıyorum. Kendimi ve müziğimi daha çok içselleştiriyorum. Eski alışkanlıklarımı aşmaya çalışırken, herkesin fikirlerine fazla değer vermemek, özgünlüğüm açısından önemli oldu. Bu sayede, tekrar tekrar aynı tarzda kalmak yerine, sürekli gelişim içinde olabiliyorum.
Müzikal ve Lirikal Yaklaşım
– “Başkası” albümündeki temel farklar sizce nelerdir?
En büyük fark, enstrüman kullanımında ve sözlerin yapısında. Çoğu şarkımda enstrümanlara daha geniş yer verdim, sözler ise daha derin ve anlam yüklü. Ayrıca, şarkıların tamamında anlatılan hikâyeler ve temalar, içe dönüş ve yabancılaşma üzerine kurulu. Bu albümde, iç dünyama daha fazla odaklandım ve kendi sesimi daha özgün hale getirdim.
Sanat ve Edebiyat Etkisi
– Edebiyat ve şiir sizin müziğinize nasıl yansıdı?
Çok büyük bir etkisi var. Ahmet Haşim, Atilla İlhan, Hasan Hüseyin Korkmazgil gibi şairlerin alıntılarına sıkça rastlanır “Başkası”nda. Bu metinler, bana ilham veriyor ve müziğimde derinlik katıyor. Ayrıca, edebiyata olan ilgim, sözlerimin kalitesini ve anlatım gücünü artırıyor.
Öğretmenlik ve Müzik
– İngilizce öğretmenliği sizin müzik yolculuğunuza nasıl katkıda bulundu?
Aslında, bu katkıdan çok zararlar da gördüm. Zamanımı çok aldı ve zaman zaman motivasyonumu olumsuz etkiledi. Ancak, bu süreçte çok fazla hikâye ve insan tanıma fırsatı buldum. Bu deneyimler, şarkı sözlerime ve anlatmak istediğim hikâyelere zenginlik kattı.
Hikâye Anlatımı ve Şarkılar
– Hikâyeleri olan şarkılarınız var mı?
Evet, özellikle “Bebek” ve “Çakmak Gazı” şarkıları tamamen gerçek yaşanmış hikâyelerden ilham alıyor. Bu detaylar, şarkılara samimiyet ve derinlik kazandırıyor.
Siyasi Duruş ve Toplumsal Mesajlar
– Duruşunuz ve politik görüşleriniz hakkında neler söylersiniz?
– “Proleter rapçi” demek istiyorum size. Bu tanım sizin duruşunuza uygun mu?
Benim adalet arayışım, emekçi sınıfın yanında olmakla ilgilidir, ama kendim emekçi değilim. Devrimci bir duruş benim için daha anlamlı ve uygun olur. Bu, daha güçlü ve samimi bir ifade biçimi.
19 Mart Olayları ve Gençlerle Dayanışma
– 19 Mart sürecinde sokaklardaydınız. Bu hareketin sizin üzerinizdeki etkisi nedir?
Hem olumlu hem olumsuz etkileri oldu. Bu süreç, bana yeni motivasyonlar ve hikâyeler kazandırdı. Gençlerin ve çocukların direnişi, bizim de onların yanında yer almamızı sağladı. Bu dayanışma, karşılıklı bir başkaldırı ve moral kaynağı oldu.
Türk Rap’in Geleceği
– Türk rapinin durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ben, kendi iç dünyama ve müziğime odaklanıyorum. Kimseye fazla kulak asmıyorum. Kendimi geliştirmeye ve örnek olmaya devam edeceğim. Rapin bozulduğunu düşünmüyorum; her dönemin kendine göre dinleyicisi ve yolu var. Önemli olan, doğru durmak ve dürüstçe üretmek.
Livaneli ile Sahne Buluşması ve Gelecek Projeleri
– Zülfü Livaneli ile aynı sahneyi paylaşmak nasıl bir duygu?
İnanılmazdı. Livaneli’nin eserlerine, onun sözleriyle ve kendi sözlerimle eşlik etmek büyük bir onurdu. Sahnede birlikte rap yaparken, onun bana dönerek gösterdiği ilgi ve saygı, beni çok mutlu etti. Bu deneyim, müzik yaşamımın en unutulmaz anlarından biri oldu.
– Yeni projeleriniz neler olacak?
En kısa zamanda, kendi yapım beatlerimi içeren bir enstrümantal albüm çıkaracağım. Bu, benim ilk enstrümantal çalışmam olacak ve sevilen şarkılarımın beatlerini içerecek. Ayrıca, Farazi’den ilham alarak, farklı tarzlarda yeni çalışmalar üzerinde de duruyorum.