Perşembe, Ekim 2, 2025
Entelektüel Dünya
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
Entelektüel Dünya
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster

Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Ödüller ve Sınıf Mücadelesi

Entelektüel Dünya Yazar : Entelektüel Dünya
22 Kasım 2024
Kategori : Sanat
Okuma Süresi : 3 dakika
A A
Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Ödüller ve Sınıf Mücadelesi
Share on FacebookShare on Twitter

Erkan Tahhuşoğlu’nun “Döngü” Filmi ve Ödülleri

Erkan Tahhuşoğlu’nun yazıp yönettiği “Döngü”, bu yıl 31’incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirdi. Film, festivalden “en iyi senaryo” ve “FİLM-YÖN En İyi Yönetmen” ödülleriyle dönerken, 35. Ankara Film Festivali’nden de “Onat Kutlar En İyi Senaryo” ile “en iyi kadın oyuncu” (Serpil Gül) ödüllerini kazandı.

“Döngü”, birbirinden farklı sosyal sınıflar arasındaki güç ilişkilerini ve sınıfsal çatışmaları ele alıyor. Küçük burjuva temsili Ayten (Emel Göksu), gündelikçi Sevim (Serpil Gül) ve yabancı işçiler Lena (Ftesa Hazrolli) ile Vera (Shpresa Hashimi) karakterleri üzerinden, bir kaza sonrası yaşanan adalet mücadelesini etkileyici bir şekilde anlatıyor. Yönetmen Erkan Tahhuşoğlu ve başrol oyuncusu Serpil Gül ile “Döngü”yü konuştuk.

‘Psikodrama’ ve Sınıf Hikayesi

‘Psikodrama’ ve Sınıf Hikayesi

Döngü’nün esin kaynağı ne oldu?

Uzun yıllardır bir sınıf hikâyesi çekmeyi arzuluyordum. Gözlemlerim ve yaşadıklarım üzerinden yola çıkarak, ilk önce Ayten ve Sevim karakterleri üzerine yazmaya başladım. Senaryo sürecinde diğer karakterler de yavaş yavaş kendini buldu ve derinleşti.

Türk işçisinin “döngüsü” ile Kosovalı “göçmen işçi” arasında kurulan ironi, kayda değer bir tercih. Bu seçimin arkasındaki neden nedir?

“Yabancı işçi” kavramı, benim için her zaman ilgi çekici bir konu oldu. Bu temanın yeterince işlenmediğini düşünüyorum; üzerine düşünülmesi gereken bir mesele. Lena ve Vera karakterleri, bu nedenle senaryoda mevcut. Yaşam koşulları ve sorunları açısından hem benzerlikler hem de farklılıklar taşıyorlar. Türkiye’de çalışan kesimin zihninde sınıfsallık kavramı oldukça bulanık. Çalışan insanlar, koşullar ne olursa olsun kendilerini şanslı hissediyorlar. Feodal ilişkilerin hâlâ geçerli olması nedeniyle “Biz bir aileyiz” anlayışı hâkim. Bu durum, sınıfsallık konusundaki algılarda belirsizlik yaratıyor. Yabancı işçilerle olan etkileşimler, zamanla bir çarpışmaya dönüşüyor ve bu çarpışma, zihniyetlerde bir sıçrama yaratıyor. “Döngü”, bir kahraman anlatısı değil; Sevim karakteri kahramanlaştırılmıyor. Sevim ile Lena ve Vera arasındaki kültürel çatışmalar, Sevim’in yol ayrımına gelmesine sebep oluyor. Yabancı işçilerin varlığı, bu nedenle senaryoda büyük bir öneme sahip.

‘Tiyatroda Rahat Salındığım Yer’

Sevim rolünü kabul ederken aklınızdan neler geçti?

Rolü çok beğendim. Senaryodan önce, tanıtım için kısa bir çekim yapılması gerekiyordu ve birkaç sahneyi okudum. Bu sahneler, filmin ana meselesini yansıtıyordu ve bu beni derinden etkiledi. Kişisel dünyamda bir karşılık buldum. Sonrasında senaryoyu okuduğumda aynı duygularla karşılaştım. Erkan Tahhuşoğlu ile tanıştığımda, onun eşit ilişkiler kuran bir insan olduğunu ve mesleki anlamda da böyle bir yaklaşımı benimsediğini fark ettim. Bu nedenle, senaryonun finalini görmesem bile rolü kabul ederdim diye düşünüyorum.

Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri işçi hakları. Sevim olarak, bir işçinin haklarının döngüsünün kırıldığı ana dair önemli bir roldesiniz. Serpil Gül olarak bu konudaki hislerinizi paylaşır mısınız?

Rolüm beni oldukça sıkışmış hissettirdi. Filmin içeriği, tanıdık ve aynı zamanda üzücüydü. Ancak, filmde Sevim’in perspektifine geçtiğimizde, bir insanın ne kadar yıprandığını yeniden düşünmeye başlıyoruz. Hayatımın bilinçli döneminde, ev düzenindeki çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki ilişki her zaman ilgimi çekmiştir. Çalışan ve çalıştıran olarak, o ilişkide farklı bir yüz ediniyoruz. Kendimizi ait hissetmediğimiz bir ortamda, arkada hissettiğimiz insanların haklarını savunmaya çalıştığımızda, ne olacağını merak ediyorum. Bu süreci öğrenmek oldukça sarsıcıydı.

Etiketler : Adana Altın Koza Film FestivaliAnkara Film FestivaliDöngüErkan TahhuşoğluFilmişçi haklarıÖdüllersenaryoSerpil Gülsınıf hikayesisosyal sınıflaryabancı işçiler
PaylaşTweet
Önceki Haber

Erkan Tahhuşoğlu’nun ‘Döngü’ Filmi: Sınıf Çatışmaları ve İşçi Hakları

Sonraki Haber

Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

İlgili Haberler

“Hadi İnşallah” Filmi Hakkında Bilgiler

“Hadi İnşallah” Filmi Hakkında Bilgiler

17 Haziran 2024

"Hadi İnşallah" filmi hakkında merak ettiğiniz bilgiler burada! Oyuncuları, konusu, çekim mekanları ve daha fazlası için tıklayın.

Bir Cumhuriyet Şarkısı: Sanat ve Devrim

Bir Cumhuriyet Şarkısı: Sanat ve Devrim

21 Ekim 2024

"Bir Cumhuriyet Şarkısı: Sanat ve Devrim" başlıklı yazımızda, Cumhuriyet dönemi sanatının devrimci ruhunu, toplumsal değişimleri ve sanatın bu süreçteki rolünü...

Brendan Fraser’ın Yeni Filmi: Pressure

Brendan Fraser’ın Yeni Filmi: Pressure

23 Temmuz 2024

Brendan Fraser'ın başrolünde olduğu 'Pressure', gerilim dolu bir hikaye sunuyor. İzleyicileri derin bir psikolojik yolculuğa çıkaran bu film, Fraser'ın etkileyici...

43. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma Jürisi Açıklandı

43. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma Jürisi Açıklandı

14 Şubat 2024

Festival kapsamında gerçekleştirilecek Ulusal Yarışma'nın jüri üyeleri belli oldu. Jüri başkanlığını ünlü yönetmen, senarist ve yapımcı Aslı Özge'nin yapacağı yarışmada,...

57. Türkiye Sineması Ödülleri Adayları Açıklandı

57. Türkiye Sineması Ödülleri Adayları Açıklandı

6 Şubat 2025

57. Türkiye Sineması Ödülleri'nin adayları açıklandı! Sinema dünyasının en prestijli ödüllerinde yarışacak filmler ve oyuncular hakkında detayları keşfedin. Hangi yapımlar...

Doğanın Hikayesi: Dayanışma ve Kurt Adam Temaları

Doğanın Hikayesi: Dayanışma ve Kurt Adam Temaları

25 Ocak 2025

Doğanın Hikayesi: Dayanışma ve Kurt Adam Temaları, insanın doğayla olan ilişkisini keşfederken, dayanışmanın ve kurt adam sembolizminin derin anlamlarını ele...

Sonraki Haber
Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

Coachella 2025: Müzik ve Sanat Festivali

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

MDOB’dan Romeo ve Juliet Balesi: Modern Rekor Sahneye Taşınıyor

MDOB’dan Romeo ve Juliet Balesi: Modern Rekor Sahneye Taşınıyor

2 Ekim 2025
Bu Haftanın Vizyon Filmleri: Gabby’nin Hayal Evi’nden Avatar: Suyun Yolu’na Geniş Kapsam

Bu Haftanın Vizyon Filmleri: Gabby’nin Hayal Evi’nden Avatar: Suyun Yolu’na Geniş Kapsam

2 Ekim 2025
Zorlu PSM 13. Sezonunu Uluslararası Prodüksiyonlar ve Özgün Yapımlarla Güçlendiriyor

Zorlu PSM 13. Sezonunu Uluslararası Prodüksiyonlar ve Özgün Yapımlarla Güçlendiriyor

2 Ekim 2025
Beethoven ve Çaykovski ile Yeni Sezon Açılışı: İzmir Devlet Senfoni Orkestrası

Beethoven ve Çaykovski ile Yeni Sezon Açılışı: İzmir Devlet Senfoni Orkestrası

2 Ekim 2025
Berlin Berlin: Sivas Devlet Tiyatrosu, Sahnelere Yeni Sezonda Çoksayda Oyunla Giriyor

Berlin Berlin: Sivas Devlet Tiyatrosu, Sahnelere Yeni Sezonda Çoksayda Oyunla Giriyor

2 Ekim 2025
La Traviata ile Kapanış: Aspendos Festivali Görkemli Bir Finalle Şölenledi

La Traviata ile Kapanış: Aspendos Festivali Görkemli Bir Finalle Şölenledi

2 Ekim 2025
  • Anasayfa
  • Künye
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • İletişim

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım

Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım