Bugüne kadar Mars’ta yaşam izlerine dair birçok haber duyduk, ancak kısa süre önce NASA tarafından yapılan açıklama, bu alandaki en ciddi bulgulardan biri olarak öne çıkıyor. NASA, X üzerinden yaptığı paylaşımda, Perseverance Mars Uzay Aracı’nın, Dünya’dan tam 140 milyon mil uzaklıkta bulunan Kızıl Gezegen’de, milyarlarca yıl öncesine ait mikrobiyal yaşam izlerine rastladığını duyurdu.
NASA’nın resmi X hesabından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Mars gezginimiz, Kızıl Gezegen’de bir zamanlar antik mikrobiyal yaşamın var olabileceğine dair en iyi işaretlerden biri olabilecek ilginç bir kaya buldu. Ancak kesin bir sonuca ulaşmak için daha fazla araştırma yapmamız gerekecek.” Detaylar için buraya tıklayın.
Perseverance uzay aracı, Mars 2020 görevinin bir parçası olarak, Mars’taki Jezero kraterini keşfetmek amacıyla gönderilmişti. Görevini oldukça başarılı bir şekilde yerine getirdiği görülüyor; zira Perseverance, olası yaşam izlerine, Jezero kraterine su taşıyan kadim bir nehir vadi olan Neretva Vallis’in kuzey kenarında ulaşmış durumda.
Burada keşfedilen, üzeri damar ve beneklerle kaplı, 1 metre 60 cm boyutlarında bir ok ucunu andıran kaya parçasını inceleyen Perseverance, bu kayanın organik materyal işaretlerini, Dünya’da fosilleşmiş mikroplarla ilişkilendirerek suyun bir zamanlar bu kayanın üzerinden geçtiğine ve yaşam izlerini taşıdığına dair önemli kanıtlar sunuyor.
Perseverance projesi ekibinden Ken Farley, yaptığı açıklamada bu kaya parçası için, “Perseverance tarafından şimdiye kadar incelenen en şaşırtıcı, karmaşık ve potansiyel olarak önemli kaya. Bir yandan, mikrobiyal yaşamın enerji kaynağı olarak kullanabileceği kimyasal reaksiyonları gösteren kendine özgü renkli benekler ve yaşam için gerekli olan suyun bir zamanlar kayadan geçtiğine dair net kanıtlarla birlikte, organik materyalin ilk ikna edici tespitine sahibiz. Diğer yandan, kayanın tam olarak nasıl oluştuğunu ve çevredeki kayaların Cheyava Falls’u ne ölçüde ısıtıp bu özelliklere katkıda bulunduğunu belirleyemedik.” dedi.
Yapılan incelemelerde, kaya parçası üzerindeki damarların kalsiyum fosfata rastlandığı; ayrıca Mars’a paslı rengi veren demir oksit bileşenlerinden biri olan hematit olduğu düşünülen kırmızımsı bantların bulunduğu tespit edilmiştir. Kaya üzerindeki her bir benek, demir ve fosfat içeren siyah bir halka ile çevrili olması da, burada gerçek bir fosilleşmiş mikrop izlerinin olduğu düşüncesini akıllara getiriyor.
Queensland Üniversitesi’nden Astrobiyolog David Flannery, yapılan keşif karşısında büyük bir sürpriz yaşadıklarını ifade ediyor: “Bu noktalar büyük bir sürpriz. Dünyada kayalardaki bu tür özellikler genellikle yeraltında yaşayan mikropların fosilleşmiş kalıntılarıyla ilişkilendirilir.”
Bu izlerin ne olduğu konusunda henüz net bir bilgi bulunmamakla birlikte, NASA’nın önemli bir keşif yapmış olabileceği görülüyor. Edinburgh Üniversitesi’nden Astrobiyolog Prof. Charles Cockell, konuyla ilgili olarak, “Bu özellikler yaşamın kesin kanıtını sağlamasa da, Mars’ın yaşam için gerekli tüm bileşenleri, organik karbon da dahil olmak üzere, içeren çok dinamik bir gezegen olduğunu doğruluyor,” diyor ve ekliyor: “Örnekleri geri getirmemiz veya bence daha da iyisi, insanların gönderilmesi gerekiyor ki yaşam izlerini görüp görmediğimizi anlayalım.”