Meral Çelen Hayatını Kaybetti
Nesin Vakfı’nın “kurucu annesi” olarak bilinen Meral Çelen, usta yazar Aziz Nesin’in eski eşi, bu sabah hayata veda etti. 1973 yılında Meral Çelen’in önerisiyle kurulan ve ihtiyaç sahibi çocuklara eğitim ve yaşam olanağı sunan Nesin Vakfı, onun özverili çalışmalarıyla köklü bir kurum haline gelmiştir. Aynı zamanda gazeteci Ahmet Nesin’in annesi olan Çelen, yazar kimliğinin yanı sıra şair, çevirmen ve edebiyat dünyasında kendine özgü bir yer edinmiş önemli bir isimdir.
Ahmet Nesin, annesinin vefatını şu sözlerle duyurdu: “Annem Meral Çelen’i bu sabah 09.35’te kaybettik. Ali Nesin bana haber verdiğinde ve ben bunu şimdi yazarken bile Fransa’da hâlâ 09.35 olmadı, yani annemin ölmesine daha var. Bu günde bile yaşam mizahını yaptı bana.”
Meral Çelen, ardında derin bir miras ve birçok hatıra bırakarak edebiyat ve kültür dünyasına veda etti.
Merak edenler için: Ahmet Nesin’in tweeti
MERAL ÇELEN KİMDİR?
Diyarbakır’da dünyaya gelen Meral Çelen, ilkokulu Adana İsmet Paşa İlkokulu’nda tamamladı. Kastamonu Kız Ortaokulu’ndan sonra, çalışmak zorunda kaldığı için eğitimine ara vermek zorunda kalmıştır. Çorum Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü kazanarak yüksek öğrenime adım attı. Üniversite sonrası ise Varlık, Karikatür gibi dergilerde ve Düşün Yayınevi’nde çalışmaya başladı. 1955 yılında Aziz Nesin ile evlendi, uzun yıllar süren bu birliktelik 1968 yılında sona erdi. Çelen, daha sonra Balıkesir Ören’de yaşamaya başladı.
İlk şiirini 16 yaşında yayınlamasına rağmen, zamanla şiir yazmayı bırakıp öykü denemelerine yöneldi. 1959 yılından itibaren Varlık ve Türk Dili dergilerinde öyküleriyle dikkat çekti. Varlık dergisindeki ilk öyküsü, 15 Şubat 1959’da “Tek veya Çift” adıyla, Türk Dili dergisindeki ilk öyküsü ise Kasım 1959’da “Bir Günbay Vardı” başlığıyla yayınlandı. Bu dergilerde ayrıca çeviri ve röportajlarıyla da yer aldı.
Meral Çelen’in, kadın sorunlarına odaklandığı ilk ve tek öykü kitabı “Güllü Güzel”, 1961 yılında yayımlandı. Kitaba adını veren “Güllü Güzel” öyküsünü yazarken kimden, nasıl etkilendiğini anılarında şöyle anlatmıştır:
“Bir süre sonra ilk ve son öykü kitabım olan Güllü Güzel yayınlanmıştı. Güllü Güzel, kocasını öldürdüğü için Eminönü Meydanında asılan ve benim ipin ucunda sallanırken gördüğüm, her gece rüyalarıma giren Sivaslı Durdu Sarıkaya’nın öyküsüydü.”