Avustralya’nın Nullarbor mağara sisteminde gerçekleştirilen son keşif, bilim dünyasında büyük bir heyecan yarattı. Bu mağara ağı içinde, daha önce hiç rastlanmamış ve bilimsel literatüre yeni bir sayfa açan mumyalanmış, gözleri olmayan omurgasız canlılara rastlandı. Bu canlılar arasında örümcekler, hamamböcekleri, kırkayaklar ve özellikle dikkat çeken, kanatları çok küçük ve gözleri tamamen ortadan kalkmış olan bir yaban arısı türü bulunuyor. Keşfi yapan araştırma ekibinden Dr. Jess Marsh, numunelerin zenginliği ve çeşitliliği karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. Nullarbor mağara sisteminin kurak ve tuzlu ortamı, bu canlıların mükemmel bir şekilde mumyalanmasını sağladı, böylece onlar binlerce yıl boyunca bozulmadan korunabildi.
Özellikle dikkat çeken buluntu ise, dünyanın bilinen en özgün ve mağaraya adapte olmuş gözleri olmayan yaban arısı. Bu arı, aslında Parazitoidea ailesine mensup ve yaygın olarak örümcekleri parazitleştirmesiyle tanınıyor. Mağaradaki diğer canlılarla, özellikle gözleri olmayan örümceklerle ortak evrim geçirmiş olması, bu keşfin en ilgi çekici ve bilimsel açıdan önemli yönlerinden biri. Peki, bu böcekler nasıl mumyalandı? Mumyalama sürecinin detayları ve numunelerin yaşına dair şu an kesin bilgiler bulunmuyor, ancak uzmanlar, bu canlıların hareket halindeymiş gibi donmuş görünmesinin, aniden oluşan gaz çıkışlarından kaynaklandığını düşünüyorlar. Ekip, bu mumyalama olayını ve canlıların yaşını daha iyi anlamak amacıyla radyokarbon tarihleme yöntemini kullanmayı planlıyor.
Nullarbor Ovası, dünyanın en büyük, bitişik ve yoğun kireçtaşı karst oluşumu alanlarından biri olarak biliniyor. Bu bölge, henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş birçok yeni tür ve yaşam formunu barındırma potansiyeline sahip. Uzmanlar, gelecekte yapılacak araştırmalar sayesinde, burada birçok bilinmeyen canlı türünün daha keşfedileceğine inanıyor. Bu keşif, sadece avrupa ve kuzey Amerika gibi bölgelerden değil, özellikle bu tür uç nokta ekosistemlerin korunması ve detaylı araştırılması adına yeni ufuklar açacak gibi görünüyor.