RMS Titanic Inc. tarafından titizlikle çıkarılan ve günümüze ulaşan, siyah camdan yapılmış olan bu eşsiz kolye, Titanic’in trajik battığı 1912 yılında yaşanan felaketin en nadide ve dikkat çekici parçalarından biri olarak kabul ediliyor. Uzmanlar, bu kolyenin, o dönem hayatını kaybeden 1.517 yolcudan birine ait olabileceği düşüncesiyle büyük ilgi çekiyor. Ancak, kolyenin tam olarak kime ait olduğu konusunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Yine de, Titanik’in derinliklerindeki batık alanından çıkarılmış bu özel parça, geçmişin izlerini taşıyan ve dönemin atmosferini yansıtan önemli bir hatıra olarak öne çıkıyor.
Nadirlik ve Tasarım Özellikleri
Kalp şeklinde tasarlanmış, siyah rengi ve karmaşık desenleriyle dikkat çeken bu kolyenin üzerindeki sekizgen boncuklar ve detaylı dokuma motifler, dönemin zarif takı modasına uygun şekilde özenle işlenmiş. Bu nadide eser, adeta “bir felaketin, zamanın ve doğanın” insanoğlunun karşısına çıkardığı en narin ve anlam yüklü parçalar arasında yer alıyor. RMS Titanic Inc. kuruluşu, Titanik batığından çıkarılan tüm eserlerin yasal olarak tek yetkili temsilcisi konumunda olup, koleksiyonlarını büyük bir titizlikle koruyor ve sergiliyor. Koleksiyon direktörü Tomasina Ray, bu özel parçanın hikayesini anlatırken, her bir detayın, kullanılan malzemelerin ve tasarımın, o dönemdeki yolcu yaşam tarzı ve duygularına dair değerli ipuçları sunduğunu vurguluyor.
Batık Alanından Çıkarılışı ve Koruma Süreci
Kolyenin deniz dibinde yaklaşık 100 yıl kadar kalmasının ardından, 2000 yılında Titanik enkaz alanında gerçekleştirilen keşiflerde ortaya çıkarıldı. Çıkartılması oldukça hassas ve dikkatli bir işlemi gerektirdi; deniz tabanında oluşan ve “katılaşma” adı verilen sert ve karmaşık yapıya sahip maddelerden titizlikle ayrıştırıldı. Uzmanlar, boncuklar ve iplik parçalarının tek tek dikkatli bir şekilde çözülüp tekrar bir araya getirildiğini belirtiyor. Bu süreç, eserin orijinalliğine zarar vermeden, detaylarının korunmasını sağladı.
Sahiplik ve Anlamı
Kolyenin kesin olarak kime ait olduğu bilinmemekle birlikte, genellikle bu tür kişisel eşyaların, trajedide hayatını kaybeden yolculara ait olduğu düşünülüyor. Ayrıca, bu parça, sağ kurtulan bir yolcuya ait olma ihtimali ve sonradan kaybolmuş olma olasılığıyla da tartışılıyor. Uzmanlar, bu tür takıların dönemin modasını ve geleneklerini yansıttığını, özellikle Viktorya Dönemi’nde popüler olan siyah takıların, sembolizm ve yas tutma amacıyla kullanıldığını belirtiyor. O dönemdeki moda anlayışını yansıtan bu koleksiyon parçası, aynı zamanda dönemin duygusal ve kültürel atmosferine de ışık tutuyor.
Sergileme ve Günümüz Durumu
Kolyenin korunması ve sergilenmesi süreci yaklaşık 25 yıl sürdü. Bugün ise, Orlando, Florida’da bulunan “Titanic: The Artifact Exhibition” sergisinde ziyaretçilerle buluşuyor. Bu sergide, sadece bu nadide kolyenin yanı sıra, Titanik’ten çıkarılmış 300’den fazla başka eser de sergileniyor. Ayrıca, geminin orijinal odalarının tam ölçekli replikaları ve kostümlü aktörlerin canlandırmalarıyla ziyaretçilere, tarihi olayların ve yaşam biçimlerinin detaylı bir deneyimi sunuluyor. Serginin en dikkat çekici parçalarından biri ise, Titanik’in sancak tarafındaki devasa iki tonluk bölümüdür. RMS Titanic Inc., gerçekleştirdiği toplamda dokuz farklı keşif gezisinde, Titanik batığından toplamda 5.500’den fazla eser çıkarmayı başarmış ve bu büyük başarı, deniz araştırmaları ve arkeoloji alanında önemli bir kilometre taşı olmuştur.