Tiyatro Circa’nın İlk Prodüksiyonu: “Nora (Bir Bebek Evi)”
Ödüllü tiyatro ve sinema oyuncusu Tuğçe Altuğ tarafından kurulan Tiyatro Circa, sahnelerin tozunu attıran ilk prodüksiyonu “Nora (Bir Bebek Evi)” ile seyirciyle buluştu. Bu özel gecede, sanat dünyasından birçok tanınmış isim yer aldı. Hatice Aslan, Bennu Yıldırımlar, Ece Dizdar, Serdar Orçin, Emin Alper, Meral Çetinkaya, Özcan Alper, Öner Erkan, Selen Uçer, Çağlar Ertuğrul, Gamze Topuz, Elçin Sangu, Gökçe Eyüboğlu, Bige Önal gibi önemli isimlerin katılımı, etkinliğe ayrı bir renk kattı. Oyun, izleyenlerden büyük alkış aldı ve beğeni topladı.
Henrik Ibsen’in tiyatro tarihine damgasını vuran bu kült metni, yalın, evrensel ve güncel bir uyarlamayla sahneye taşındı. Oyun, kadın ve erkeğin geleneksel rollerini sorgularken, toplumsal normlara dair derin bir eleştiri sunuyor. Nora karakterine hayat veren Tuğçe Altuğ, performansıyla izleyicileri etkilemeyi başardı. Ona, Deniz Celiloğlu, Özlem Öçalmaz, Jak Cem Avnayim, Emrah Özdemir ve Işıl Dayıoğlu gibi yetenekli isimler eşlik ediyor. Oyunun yönetmenliğini ise Selin Şenköken üstlenirken, müzikleri ise “The Crown” dizisinin beşinci sezonunun müziklerini yapan Madison Willing imzasını taşıyor.
NORA (BİR BEBEK EVI)’NIN KONUSU NEDİR?
Henrik Ibsen’in 19. yüzyıl başında kaleme aldığı “Nora (Bir Bebek Evi)”, orta sınıfa mensup bir kadın olan Nora’nın, sahip olduğu aileyi ve toplumsal statüsünü geride bırakarak kendini keşfetmek üzere çıktığı bir yolculuğu anlatıyor. Feminist bir metin olarak kabul edilen bu eser, Nora’nın hikâyesi üzerinden her bireyin toplumsal baskılara karşı kendini özgürce ifade edebilme mücadelesini gözler önüne seriyor.
Ibsen’in kadın karakterleri arasında belki de en renkli ve umut dolusu olan Nora’nın hikâyesi, 145 yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen güncelliğini koruyor. Tiyatro Circa’nın bu ilk yapımı, Nora’nın öyküsünü zamansız bir düzlemde evrensel bir bakış açısıyla ele alıyor. İyi bir eşe ve iki çocuğa sahip olan orta sınıf kadını Nora, hayatının iniş ve çıkışları içinde toplumun aile ideallerini sürdürmeye çalışırken, ataerkil düzenin katmanları bir bir çözülüp karşısına dikilir. Kendisine biçilen pasif rolü kabul etmeyen Nora, bildiği her şeyi geride bırakmayı göze alarak bilinmeze doğru yola çıkma kararı alır.
