Türkiye’nin uzay programını güçlendirmeye odaklanan bu bütçe, 2026 için 8 milyar 729 milyon liraya yükseldi. Bu artış, Milli Uzay Programı’nı destekleyerek yerli teknolojilerin önünü açıyor ve önceki yıla kıyasla kayda değer bir büyümeyi işaret ediyor.
Hangi projeler ön plana çıkıyor? Bütçenin yöneldiği ana hatlar, düşük maliyetli küçük uydular ve yeni nesil uydu teknolojilerinin geliştirilmesi üzerinde yoğunlaşıyor. Ar-Ge çabaları hız kazanıyor ve bağımsız uzay sistemlerinin oluşması hedefleniyor. Böylece Türkiye, küresel rekabet gücünü daha sağlam bir zemine taşıyor.
Ay Görevine Doğru İlerleyiş TÜBİTAK, 2027 yılında Ay’a ilk temas amacıyla uzay aracının tasarımını tamamlamayı planlıyor. Bu girişim, Türkiye uzay bütçesinin en kritik kalemlerinden biri olarak öne çıkıyor; araç, yumuşak iniş yaparak bilimsel veriler toplama hedefini taşıyor. Ekipler, test süreçlerini yoğunlaştırarak ortaya koydukları vizyonu gerçeğe dönüştürmeye çalışıyor.
Uluslararası iş birliklerini güçlendiren bir başka dönemeç Antalya’da 5-9 Ekim 2026’da düzenlenecek Uluslararası Uzay Kongresi, dünyanın önde gelen kurumlarını ve yatırımcılarını bir araya getirecek. Bu etkinlik, Türkiye’nin uzay alanındaki liderliğini pekiştirecek ve yeni ortaklıklar doğuracak.
Uzay Havacı Uygulama Merkezi inşaatı hız kazandı ve iklim-uzay verilerini birleştirecek modellerin geliştirilmesini sağlayacak. 2026 sonuna dek faaliyete geçmesi planlanan tesis, yerli üretimin desteklenmesini ve küçük uyduların iletişim ile gözlem kapasitesinin güçlendirilmesini hedefliyor.
Uzmanlar, bu adımların uzun vadede bağımsızlık kazanımını tetikleyeceğini vurguluyor ve uluslararası ortaklıkların artacağını öngörüyor. Türkiye’nin uzay bütçesiyle ilgili görüşlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın.