Çarşamba, Ekim 15, 2025
Entelektüel Dünya
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
Entelektüel Dünya
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster

Venice4Palestine: Sinemanın Özgürlüğü ve Siyasetin Gölgesinde Bir Açık Mektup

Entelektüel Dünya Yazar : Entelektüel Dünya
28 Ağustos 2025
Kategori : Sanat
Okuma Süresi : 3 dakika
A A
Venice4Palestine: Sinemanın Özgürlüğü ve Siyasetin Gölgesinde Bir Açık Mektup
Share on FacebookShare on Twitter

Dünyanın acı gerçeklerinin La Mostra’da yankılanması kaçınılmazdı. Sinema ile politika, Venedik’te uzun yıllardır birbirini etkilemişti; zaman zaman çatışmış, bazen barışıp yeniden yakınlaşmış, hatta bazı yılları festivalin sarsıldığı anlar olarak geçirmişti. Bu kez, siyasi gündem festivalin ilk günlerinden itibaren daha yüksek sesle konuşuldu. Haftanın başında, 100’e yaklaşan yönetmen, oyuncu ve sinema çalışanı toplu halde “Venice4Palestine” başlığıyla sanat yönetmeni Alberto Barbera’ya açık bir mektup iletmişti. Özetle, dünyanın en büyük ikinci sinema festivalinin Gazze’de yürütülen savaşa karşı net bir duruş sergilemesini talep ediyorlardı. İmzacılar arasında, festivalin açılış filmi “La Grazia”nın başrol oyuncusu Toni Servillo ile birlikte Marco Bellochio, Audrey Diwan, Abel Ferrara, Matteo Garrone, Ken Loach ve Céline Sciamma gibi isimler bulunuyordu.

‘YASAKLAMA OLAMAZ’ diye yanıt veren Bienale’nin yaklaşımı, festivalin dünyadan kopuk bir “sırça köşk” olmadığı, yaratıcı özgürlüğü savunan ve tüm sansürlere karşı duruş sergileyen bir kültür alanı olduğu mesajını vurğuluyordu. Ancak yanıt yeterli bulunmadı; açılış gecesinin ilk resmi konuşmalarında siyaset, sinemanın önüne geçti. Önce Biennale di Venezia’nın yeni başkanı Pietrangelio Buttafuoco (1963), Gazze’deki sivil ve çocukların trajedisini, aç bırakılan yüz binlerce insanın felaketini, ve İsrail’in bu saldırılarına karşı durmayı dile getirdi. Ancak Buttafuoco’nun geçmişi, aşırı sağ yapılanmalarda aktif rol aldığı ve din değiştirerek Müslüman olduğu yönündeki tartışmaları da beraberinde getiriyordu. Bu bağlamda, Alberto Barbera da başkanın düşüncelerine katılarak festivalin tüm görüşlere açık bir özgür diyalog alanı olduğunu, kimsenin katılımının engellenemeyeceğini vurguladı.

‘İTALYAN USULÜ KÜLTÜREL EVLİLİK’ Bu iki yıllık yakınlaşma, karşılıklı saygı ve hoşgörü temelinde ilginç bir birlikteliği hatırlatıyordu. Sanki bir tür “İtalyan usulü kültürel evlilik” olarak görülebilirdi. Ana jüri başkanı Alexander Payne ise sinemanın dünya gerçeklerini değiştirmekte ne kadar yetersiz kaldığını, olayları önceden tahmin edemediğini ve bu yüzden sinemanın bazen felaketleri anlama sürecine yardımcı olduğunu vurguluyordu; Charlie Chaplin’in Diktatör eserinden yola çıkarak, sinemanın tarihsel felaketleri sonunda daha iyi kavramamızı sağlayabileceğini belirtmişti. Bununla birlikte, geçtiğimiz yıl Cannes’da karşımıza çıkan örnekler, sinemanın yorum ve toplumsal farkındalık yaratma potansiyelini hatırlatıyordu.

SİNEMA HATIRLATIR Gazze’deki güncel kriz, Altın Aslan yarışına katılan 21 aday arasında yer alan Kaouther Ben Hania’nın Hind Rajab’ın Sesi adlı çalışmasının getireceği yankılarıyla daha da belirginleşti. 29 Ocak 2024’te Gazze savaşında yaşamını yitiren küçük bir kızın gerçek öyküsüne odaklanan bu film, temelde her şeyin siyasetin içinde olduğuna dair klasik sözü yeniden hatırlatıyor. Tarafsızlık iddiasının da bir noktada taraf olduğuna işaret eden bu yaklaşım, yerel ve evrensel boyutlarda gerilimlerin tehlikeli uçurumlara sürüklendiği dünyamızda giderek daha da anlam kazanıyor. Sinema, kimi ezberleri bozsada, bazı genel saptamaları da gerektiğinde hatırlatıyor.

Bu süreçte, sinemanın dünyadaki güç odaklarıyla ilişkisini irdelemek ve sansüre karşı savunduğu özgürlük ilkesini hatırlatmak büyük bir önem taşıyor. Altında yatan düşünce, “Temelde her şey siyasidir. Tarafsızım demek de bir noktada taraf olmak anlamına gelir: Yerleşik düzenin, olup bitenlerin yanında olmak ya da en azından karşısında olmaktır.” Bu bakış açısı, uzun süren gerilimlerin tehlikeli uçurumlardan geçerken bile sinema için bir yön belirlediğini hatırlatıyor.

Etiketler : Altın AslanBarberaButtafuocoGazzeHind Rajab’ın SesiKaouther Ben Haniaözgürlükpolitik dokunuşlarsansürsinema ve siyasetsinemanın rolüVenezia BiennaleVenice4Palestine
PaylaşTweet
Önceki Haber

İlhan Berk: Usta Şairin Yolculuğu ve Yenilik Arayışları

Sonraki Haber

Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium’da Gösteri

İlgili Haberler

Kutsal İncir Ağacı: Yönetmen Muhammed Resulof’un Vizyonu ve İran’daki Toplumsal Dönüşüm

Kutsal İncir Ağacı: Yönetmen Muhammed Resulof’un Vizyonu ve İran’daki Toplumsal Dönüşüm

13 Ocak 2025

Kutsal İncir Ağacı, Yönetmen Muhammed Resulof'un gözünden İran'daki toplumsal dönüşümü keşfederken, bireylerin ve toplumun ruhsal yolculuklarını derinlemesine araştırıyor. Bu etkileyici...

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Basın Toplantısı

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Basın Toplantısı

23 Eylül 2024

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Basın Toplantısı, sinema dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiriyor. Festivalin detayları, yenilikleri ve...

Latin Amerika ve Orta Doğu’nun Siyasi ve Sinema Manzarası

Latin Amerika ve Orta Doğu’nun Siyasi ve Sinema Manzarası

22 Mayıs 2025

Latin Amerika ve Orta Doğu'nun siyasi ve sinema manzarasını keşfedin. Bu içerikte bölgesel gelişmeler ve kültürel etkiler detaylıca inceleniyor.

Hangi İnsan Hakları? Film Festivali Pera Müzesi’nde

Hangi İnsan Hakları? Film Festivali Pera Müzesi’nde

11 Aralık 2024

Hangi İnsan Hakları? Film Festivali, Pera Müzesi'nde insan hakları temalı etkileyici filmlerle dolu bir deneyim sunuyor. Farklı bakış açılarıyla, insan...

81. Uluslararası Venedik Film Festivali’nde Ödüller Sahiplerini Buldu

81. Uluslararası Venedik Film Festivali’nde Ödüller Sahiplerini Buldu

8 Eylül 2024

81. Uluslararası Venedik Film Festivali'nde ödüller sahiplerini buldu. Sinema dünyasının en prestijli etkinliklerinden biri olan festivalde, yaratıcı eserler ve yetenekler...

MUBI Fest İstanbul Kadıköy Kaymakamlığı Tarafından Yasaklandı

MUBI Fest İstanbul Kadıköy Kaymakamlığı Tarafından Yasaklandı

8 Kasım 2024

MUBI Fest İstanbul, Kadıköy Kaymakamlığı tarafından yasaklandı. Film tutkunları için büyük bir hayal kırıklığı yaratan bu gelişmenin ardındaki nedenleri ve...

Sonraki Haber
Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium’da Gösteri

Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium'da Gösteri

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

Starship 11. Test Uçuşu: Yeni Motor Stratejisi ve Uzayda Yineleme Başarısı

Starship 11. Test Uçuşu: Yeni Motor Stratejisi ve Uzayda Yineleme Başarısı

14 Ekim 2025
ETHOS Ankara 2025: 17. Uluslararası Tiyatro Festivali’nin Heyecanı ve Programa Dair Detaylar

ETHOS Ankara 2025: 17. Uluslararası Tiyatro Festivali’nin Heyecanı ve Programa Dair Detaylar

14 Ekim 2025
Renklerle Cumhuriyet: 102. Yıl Karma Resim Sergisi ile Sanat Sevinci

Renklerle Cumhuriyet: 102. Yıl Karma Resim Sergisi ile Sanat Sevinci

14 Ekim 2025
2. Perküsyon Günleri İstanbul’da Buluşuyor: Ücretsiz Biletlerle Etkinlik Akışı

2. Perküsyon Günleri İstanbul’da Buluşuyor: Ücretsiz Biletlerle Etkinlik Akışı

14 Ekim 2025
Canlandıranlar Uluslararası Film Festivali: 13. Edisyonun Öne Çıkan Programı ve Jüri

Canlandıranlar Uluslararası Film Festivali: 13. Edisyonun Öne Çıkan Programı ve Jüri

13 Ekim 2025
İdil Biret Arşivinin Modernleşme Yolculuğundaki Sessiz Şahitler

İdil Biret Arşivinin Modernleşme Yolculuğundaki Sessiz Şahitler

13 Ekim 2025
  • Anasayfa
  • Künye
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • İletişim

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım

Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım