Perşembe, Aralık 4, 2025
Entelektüel Dünya
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
Entelektüel Dünya
Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster

Venice4Palestine: Sinemanın Özgürlüğü ve Siyasetin Gölgesinde Bir Açık Mektup

Entelektüel Dünya Yazar : Entelektüel Dünya
28 Ağustos 2025
Kategori : Sanat
Okuma Süresi : 3 dakika
A A
Venice4Palestine: Sinemanın Özgürlüğü ve Siyasetin Gölgesinde Bir Açık Mektup
Share on FacebookShare on Twitter

Dünyanın acı gerçeklerinin La Mostra’da yankılanması kaçınılmazdı. Sinema ile politika, Venedik’te uzun yıllardır birbirini etkilemişti; zaman zaman çatışmış, bazen barışıp yeniden yakınlaşmış, hatta bazı yılları festivalin sarsıldığı anlar olarak geçirmişti. Bu kez, siyasi gündem festivalin ilk günlerinden itibaren daha yüksek sesle konuşuldu. Haftanın başında, 100’e yaklaşan yönetmen, oyuncu ve sinema çalışanı toplu halde “Venice4Palestine” başlığıyla sanat yönetmeni Alberto Barbera’ya açık bir mektup iletmişti. Özetle, dünyanın en büyük ikinci sinema festivalinin Gazze’de yürütülen savaşa karşı net bir duruş sergilemesini talep ediyorlardı. İmzacılar arasında, festivalin açılış filmi “La Grazia”nın başrol oyuncusu Toni Servillo ile birlikte Marco Bellochio, Audrey Diwan, Abel Ferrara, Matteo Garrone, Ken Loach ve Céline Sciamma gibi isimler bulunuyordu.

‘YASAKLAMA OLAMAZ’ diye yanıt veren Bienale’nin yaklaşımı, festivalin dünyadan kopuk bir “sırça köşk” olmadığı, yaratıcı özgürlüğü savunan ve tüm sansürlere karşı duruş sergileyen bir kültür alanı olduğu mesajını vurğuluyordu. Ancak yanıt yeterli bulunmadı; açılış gecesinin ilk resmi konuşmalarında siyaset, sinemanın önüne geçti. Önce Biennale di Venezia’nın yeni başkanı Pietrangelio Buttafuoco (1963), Gazze’deki sivil ve çocukların trajedisini, aç bırakılan yüz binlerce insanın felaketini, ve İsrail’in bu saldırılarına karşı durmayı dile getirdi. Ancak Buttafuoco’nun geçmişi, aşırı sağ yapılanmalarda aktif rol aldığı ve din değiştirerek Müslüman olduğu yönündeki tartışmaları da beraberinde getiriyordu. Bu bağlamda, Alberto Barbera da başkanın düşüncelerine katılarak festivalin tüm görüşlere açık bir özgür diyalog alanı olduğunu, kimsenin katılımının engellenemeyeceğini vurguladı.

‘İTALYAN USULÜ KÜLTÜREL EVLİLİK’ Bu iki yıllık yakınlaşma, karşılıklı saygı ve hoşgörü temelinde ilginç bir birlikteliği hatırlatıyordu. Sanki bir tür “İtalyan usulü kültürel evlilik” olarak görülebilirdi. Ana jüri başkanı Alexander Payne ise sinemanın dünya gerçeklerini değiştirmekte ne kadar yetersiz kaldığını, olayları önceden tahmin edemediğini ve bu yüzden sinemanın bazen felaketleri anlama sürecine yardımcı olduğunu vurguluyordu; Charlie Chaplin’in Diktatör eserinden yola çıkarak, sinemanın tarihsel felaketleri sonunda daha iyi kavramamızı sağlayabileceğini belirtmişti. Bununla birlikte, geçtiğimiz yıl Cannes’da karşımıza çıkan örnekler, sinemanın yorum ve toplumsal farkındalık yaratma potansiyelini hatırlatıyordu.

SİNEMA HATIRLATIR Gazze’deki güncel kriz, Altın Aslan yarışına katılan 21 aday arasında yer alan Kaouther Ben Hania’nın Hind Rajab’ın Sesi adlı çalışmasının getireceği yankılarıyla daha da belirginleşti. 29 Ocak 2024’te Gazze savaşında yaşamını yitiren küçük bir kızın gerçek öyküsüne odaklanan bu film, temelde her şeyin siyasetin içinde olduğuna dair klasik sözü yeniden hatırlatıyor. Tarafsızlık iddiasının da bir noktada taraf olduğuna işaret eden bu yaklaşım, yerel ve evrensel boyutlarda gerilimlerin tehlikeli uçurumlara sürüklendiği dünyamızda giderek daha da anlam kazanıyor. Sinema, kimi ezberleri bozsada, bazı genel saptamaları da gerektiğinde hatırlatıyor.

Bu süreçte, sinemanın dünyadaki güç odaklarıyla ilişkisini irdelemek ve sansüre karşı savunduğu özgürlük ilkesini hatırlatmak büyük bir önem taşıyor. Altında yatan düşünce, “Temelde her şey siyasidir. Tarafsızım demek de bir noktada taraf olmak anlamına gelir: Yerleşik düzenin, olup bitenlerin yanında olmak ya da en azından karşısında olmaktır.” Bu bakış açısı, uzun süren gerilimlerin tehlikeli uçurumlardan geçerken bile sinema için bir yön belirlediğini hatırlatıyor.

Etiketler : Altın AslanBarberaButtafuocoGazzeHind Rajab’ın SesiKaouther Ben Haniaözgürlükpolitik dokunuşlarsansürsinema ve siyasetsinemanın rolüVenezia BiennaleVenice4Palestine
PaylaşTweet
Önceki Haber

İlhan Berk: Usta Şairin Yolculuğu ve Yenilik Arayışları

Sonraki Haber

Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium’da Gösteri

İlgili Haberler

Sansür gölgesinde değişen bir film, üç usta sanatçı: Karanlık dünya

Sansür gölgesinde değişen bir film, üç usta sanatçı: Karanlık dünya

7 Ağustos 2025

Sansürle değişen film ve üç usta sanatçının karanlık dünyası. Bu etkileyici yapıtı keşfedin ve sanatın sınırlarını yeniden görün.

Nâzım Hikmet: Vatan ve Özgürlük Sevdası

Nâzım Hikmet: Vatan ve Özgürlük Sevdası

3 Haziran 2024

Nâzım Hikmet'in vatan ve özgürlük sevdasıyla dolu yaşamını ve eserlerini keşfedin. Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan şairin duygusal ve...

Türkiye’nin Siyaset Düzlemine Mizahi Bir Bakış: ‘Oy’una Geldik’

Türkiye’nin Siyaset Düzlemine Mizahi Bir Bakış: ‘Oy’una Geldik’

20 Mart 2025

Türkiye'nin siyasi atmosferine eğlenceli bir bakış sunan 'Oy’una Geldik', mizah ve eleştiriyi harmanlayarak güncel olayları irdelemekte. Siyasetin inceliklerine mizahi bir...

Hind Rajab’ın Sesi: Gazze’nin Doğrudan Yüzü ve Sessiz Direnişin Sinemada Yankısı

Hind Rajab’ın Sesi: Gazze’nin Doğrudan Yüzü ve Sessiz Direnişin Sinemada Yankısı

4 Eylül 2025

Hind Rajab’ın Gazze’nin akışkan yüzünü yankılayan sesi ve sessiz direnişin sinemadaki etkileyici yansımaları.

Hacks Dizisiyle Gecenin Yıldızı: Hannah Einbinder’in Emmyyle Sarsan Mesajı

Hacks Dizisiyle Gecenin Yıldızı: Hannah Einbinder’in Emmyyle Sarsan Mesajı

15 Eylül 2025

Hannah Einbinder’in Emmy zaferinin ardındaki mesajı; Hacks Dizisiyle geceyi aydınlatan, güçlü bir performansla sarsıcı bir hikaye. Gecenin yıldızı burada.

TFK Kongresi: Felsefenin Toplumsal Yabancılaşma Üzerindeki Rolü

TFK Kongresi: Felsefenin Toplumsal Yabancılaşma Üzerindeki Rolü

7 Ekim 2024

TFK Kongresi'nde felsefenin toplumsal yabancılaşma üzerindeki etkileri derinlemesine inceleniyor. Felsefi düşüncenin birey ve toplum üzerindeki yansımaları, tartışmalı konular ve çözüm...

Sonraki Haber
Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium’da Gösteri

Nina Ananiashvili ile Sahnenin Büyülü Yolculuğu: Zorlu PSM ve ATO Congresium'da Gösteri

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

İnsanın İzleri: Mehmet Aksoy’un Yeni Heykellerinde Şamanizm ve Günümüz Sanatı

İnsanın İzleri: Mehmet Aksoy’un Yeni Heykellerinde Şamanizm ve Günümüz Sanatı

4 Aralık 2025
Attilâ İlhan Anma Günü: Mavi’den Bakınca Söyleşileri ve İstanbul İzinde Yolculuk

Attilâ İlhan Anma Günü: Mavi’den Bakınca Söyleşileri ve İstanbul İzinde Yolculuk

3 Aralık 2025
ATATÜRK | Karar ve Tavır: Dr. Mehmet Alev Coşkun ile Cumhuriyet Kitapları Buluşması

ATATÜRK | Karar ve Tavır: Dr. Mehmet Alev Coşkun ile Cumhuriyet Kitapları Buluşması

3 Aralık 2025
SineFilozofi Dergisi’nin 8. Uluslararası Sinema ve Felsefe Sempozyumu: Kuramsal Buluşmalar ve Toplumsal Yansımalar

SineFilozofi Dergisi’nin 8. Uluslararası Sinema ve Felsefe Sempozyumu: Kuramsal Buluşmalar ve Toplumsal Yansımalar

3 Aralık 2025
Dünden Bugüne: Mustafa Ayaz’ın Yaşamı ve Sanatına Dair Anlatım

Dünden Bugüne: Mustafa Ayaz’ın Yaşamı ve Sanatına Dair Anlatım

3 Aralık 2025
Birlikte/Togæther: Suzanne Lacy’nin Performans Sanatıyla Kadınlık ve Kamu Alanı

Birlikte/Togæther: Suzanne Lacy’nin Performans Sanatıyla Kadınlık ve Kamu Alanı

3 Aralık 2025
  • Anasayfa
  • Künye
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • İletişim

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım

Sonuç Bulunamadı
Tüm Sonuçları Göster
  • Bilim
  • Sanat
  • Felsefe
  • Röportajlar
  • Köşe Yazıları

© 2024 Entelektüel Dünya | Web Tasarım : Paragon Tasarım