Voyager 1’in Uzay Macerası: 47 Yıldır Devam Eden İletişim Mücadelesi
Voyager 1, fırlatılmasından tam 47 yıl sonra bile insanlık üzerinde büyük bir etki yaratmaya devam ediyor. İkiziyle birlikte yıldızlararası uzaya yolculuk eden bu eşsiz uzay aracı, birçok kişi tarafından artık yeteneklerinin tükenmiş olduğu düşünülse de, geçtiğimiz birkaç hafta içinde meydana gelen bir aksaklık, iletişimin kesilmesine neden oldu. Ancak uzay aracı, 1981 yılından beri kullanılmayan bir donanımı kullanarak bu soruna şaşırtıcı bir çözüm bulmayı başardı.
Voyager 1 şu anda Dünya’dan 24 milyar kilometreden daha uzakta bulunuyor. Bir sinyalin uzay aracına ulaşması ya da ondan gelmesi, yaklaşık 22 buçuk saat sürmektedir. 16 Ekim’de, yer ekibi uzay aracından ısıtıcılarından birini açmasını istedi. Uzay aracının aşırı soğuk bir ortamda bulunduğundan, iç sistemlerinin çalışabilmesi için sıcak tutulması hayati önem taşımaktadır. Voyager 1, radyoaktivite ile çalışan bir enerji kaynağına sahiptir ve bu enerji kaynağı tükenmeye yaklaşmış olsa da, ısıtma işlemi için hala yeterli enerjiye sahiptir.
Ancak, 18 Ekim’de bir sorun yaşandı ve Voyager 1, beklenmedik bir şekilde yanıt vermemeye başladı. Uzay aracı, Derin Uzay Ağı ile iletişim kurmak için bir X-band radyo vericisi kullanıyordu. Görev ekibi, gönderilen komutun arıza koruma sistemini tetiklemiş olabileceğini ve bunun sonucunda X-band vericisinden gelen sinyalin değişerek daha düşük bir veri iletim hızına yol açabileceğini tahmin etti. Ekip, tahmin ettikleri bu sinyali bulmak için yoğun bir çaba sarf etti.
Yaşanan bu aksaklık bazı sorunlara yol açmış olsa da, geçtiğimiz yıl uzay aracının anlamsız sesler oluşturduğu durumun aksine, bu durum alarm durumuna geçmeyi gerektirmedi. Ekip, durumu daha derinlemesine incelemek için çalışmalarına devam etti. Ancak 19 Ekim’de, endişe verici bir gelişme yaşandı ve sinyal tamamen kesildi. Neyse ki, Voyager 1’in yerleşik bilgisayarı, sıra dışı bir çözüm buldu.
NASA’dan Tony Greicius, Voyager Blog’da paylaştığı yazısında, “Uçuş ekibi, Voyager 1’in arıza koruma sisteminin iki kez daha tetiklendiğini ve bunun sonucunda X-band vericisinden S-bandı adı verilen ikinci bir radyo vericisine geçildiğini düşündü” ifadelerini kullandı. Greicius, devamında şunları ekledi: “S-bandı, daha az güç kullanırken, Voyager 1 1981’den beri Dünya ile iletişim kurmak için bunu kullanmamıştı. X-band verici sinyalinden farklı bir frekans kullanıyor ve sinyal önemli ölçüde daha zayıf. Uçuş ekibi, uzay aracının uzaklığı nedeniyle S-bandının Dünya’da tespit edilebileceğinden emin değildi, ancak Derin Uzay Ağı’ndaki mühendisler bunu bulmayı başardı.”
Ekip, S-band vericisinin tüm bu zaman zarfında ve inanılmaz bir mesafeden sonra bile iyi çalıştığını doğruladı. Şu anda uzay aracını normal işleyişine geri döndürmek için yoğun bir şekilde çalışıyorlar.