Uzayda Mikropların Davranışları İnceleniyor
Uzmanlar, mikropların zorlu ortamlarda nasıl davrandıklarını ve bu koşullarda nasıl çoğaldıklarını daha iyi anlamak için Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (UUİ) dışından mikrobiyolojik örnekler toplamayı hedefliyorlar. Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki astronotlar, yaklaşan bir uzay yürüyüşü sırasında istasyonun dış yüzeyinden mikrobiyolojik örnekler toplayacaklar. NASA’nın Salı günü yaptığı açıklamada, yüzey örneklerinin yaşam destek sisteminin havalandırma noktalarının yakınında toplanacağı ve bu çalışmanın UUİ’nin mikroorganizmaları uzaya salıp salmadığına dair yanıt arayışında olduğu belirtildi.
Bu örnek toplama işlemi, NASA’nın UUİ Dış Mikroorganizmalar deneyinin bir parçası olarak gerçekleştirilecek. Toplanacak olan örnekler, daha sonra detaylı analiz için Dünya’ya getirilecek. Uzay araçları ve uzay giysileri görevden önce sterilize edilse de, astronotlar kendileri çeşitli mikroplarla dolu benzersiz mikrobiyomlar taşımaktadır. Bu nedenle, astronotlar uzaya fırlatıldıklarında, yanlarında trilyonlarca mikroorganizmayı da götürmüş olurlar.
NASA mikrobiyoloğu Sarah Wallace, yaptığı açıklamada, “Uzaya gönderdiğimiz her şeyi sterilize edemiyoruz ve bunu istemiyoruz. Fakat potansiyel olarak zararlı mikropların istasyona ulaşmasını sınırlamak için elimizden geleni yapıyoruz.” dedi ve ekledi: “Fırlatma sırasında kargo, yiyecek, araçlar ve mürettebat üyelerinin hepsi kendi mikrobiyomlarına sahiptir. Bu unsurlar istasyona ulaştığında, bu mikrobiyomlar uzay istasyonu mikrobiyomunun bir parçası haline gelir.”
Ancak uzaya ulaşan mikrobiyomlar, Dünya’daki şartlara kıyasla çok daha zorlu bir çevre ile karşılaşmaktadır. Radyasyon ve mikro yerçekimi gibi koşullar altında, bu canlıların bir kısmı hayatta kalmayı başararak ortama uyum sağlar ve çoğalır. Bu eşsiz çevresel baskılar, Dünya’da gözlemlenmeyen mikrobiyal mutasyonları tetikleyebilir. Bilim insanları, aşırı koşullara dayanabilen bu yaşam formlarına, yani ekstremofillere, özel bir ilgi duymaktadırlar. Bu organizmaların özellikleri, Dünya’daki endüstriler için önemli bulgular sağlayabilir ve bu dayanıklı mikropların Ay veya Mars gibi diğer dünya dışı ortamlarda nasıl hayatta kalabileceklerine dair bilgi verebilir.
Astronotlar, bu eşsiz mikrobiyomu izlemek için UUİ’nin iç kısmını düzenli olarak temizlemekte ve örnekler almaktadırlar. Yakında gerçekleştirilecek olan UUİ’nin dış kısmından örnek toplama işlemi, istasyonun havalandırma egzozu aracılığıyla muhtemelen bu mikropların bir kısmının uzaya salınması nedeniyle önem kazanmaktadır. Bu örnekler, Dünya’daki yaşamın uzaydan geldiğine dair bir hipotez olan Panspermia konseptini incelemeye de yardımcı olabilir. Bu hipotezin geçerli olabilmesi için, Dünya’daki yaşamı başlatmış olabilecek tek hücreli canlıların, uzaydaki zorlu koşullara karşı dayanıklı olmaları ve uzun süreler boyunca hayatta kalabilmeleri gerekmektedir. İlginç bir şekilde, daha önceki araştırmalar, hem alglerin hem de tardigradların uzay boşluğunda oldukça iyi performans gösterdiğini ortaya koymuştur.