Göbeklitepe Yenileniyor
Şanlıurfa’da, 12 bin yıllık tarihi ile “tarihin sıfır noktası” olarak adlandırılan antik kent Göbeklitepe, büyük bir yenileme sürecinden geçiyor. Şu an yürüyüş yolları yeniden inşa ediliyor ve ayrıca UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu antik kente bir karşılama merkezi ve otopark alanı da ekleniyor. Tüm bu yenilikleri, antik kentin kazı başkanı Prof. Dr. Necmi Karul ile konuştuk.
- Göbeklitepe’de nasıl yenilikler yapılıyor, neler yenileniyor?
Aslında birçok yenilik bulunuyor. Bunlardan biri, koruyucu perdelerin eklenmesi. Özellikle açılı gelen yağışlarda koruma çatısına rağmen içeriye yağmur girişi oluyordu. Bu sorunu ortadan kaldırmak için çatının batı kenarındaki perdeleri doğuya da ekledik. Motorlu bir sistemle hava durumuna göre açıp kapatabilme imkânımız var. Böylelikle, daha etkin bir koruma sağlanmış oldu. Ayrıca, günümüzde yürüyüş yollarını yeniliyor ve yeni bir karşılama merkezi inşa ediliyor. Önümüzdeki günlerde höyük üzerindeki zeytin ağaçlarının taşınması planlanıyor.
- Tarihi yerlere yeni yapıların ya da yolların eklenmesi her açıdan risklidir ve kazı başkanının önderliğinde, denetiminde olmalıdır. Göbeklitepe’de süreç nasıl ilerliyor?
Yoğun ziyaretçi alan yerlerde mevcut altyapı hızla yıpranıyor veya zamanla yetersiz kalıyor; ihtiyaçlar da sürekli değişiyor. “Taş Tepeler Projesi” ile başta Göbeklitepe olmak üzere Şanlıurfa’da önemli bir ziyaretçi artışı yaşandı ve dolayısıyla baskı da arttı. Sorunlar oluşmadan tedbirler almak kaçınılmaz hale geliyor. 2020 yılından bu yana kazı başkanı olarak önerdiğimiz çevre düzenleme projeleri mevcut. Bu projeler, ya bizim gözlemlerimiz ya da müzenin, il kültür müdürlüğünün tespitleri ile şekilleniyor ve hazırladığımız projeler, koruma kurulunun onayına sunuluyor. Sonraki aşamaları ise bakanlığın farklı birimleri üstleniyor.
- Proje için nasıl bir çalışma yapıldı?
Mevcut tesisler, yakın gelecekte ihtiyaçları karşılayamayacak duruma geliyordu. Belirli dönemlerde uzun araç kuyrukları oluşuyor ve lavabo ihtiyacı ek tesislerle karşılanmak zorunda kalıyordu. Mevcut yapılaşmayı arkeolojik peyzaj açısından genişletmek mümkün olmadığından, yeni karşılama merkezi arkeolojik alanın 4 km uzağında, koruma bölgesinin sınırında inşa edilecek. Bu, görsel ya da arkeolojik anlamda olumsuz bir etki yaratmayacak. Eşitlikçi bir erişim için bisiklet, karavan ya da otobüs gibi her türlü araca uygun büyük bir otopark da yapılacak. Ayrıca, ihtiyaç halinde genişleyebilmeleri için yapılar aralıklı konumlandırıldı.
ARAÇLA YAKLAŞMAK TEHLİKELİ
- Karşılama merkezleriyle ilgili tartışmalı örnekler de mevcut. Göbeklitepe’de nasıl bir yaklaşım sergilenecek?
Höyükten uzak olsa da peyzajı çok etkilemeyecek alçak yapılar düşünülüyor. Tesis bünyesinde yereli de kapsayan satış üniteleri, yeme içme ve bekleme alanları oluşturulacak. Ayrıca, daha fazla biletleme gişesi ve lavabo eklenmesi planlanıyor. Seçilen yerin yasal statüsü, etrafında derme çatma yapıların inşa edilmesine izin vermiyor. Dolayısıyla, bu alınan tedbirin geç kalınmadan gerçekleştirildiğini söyleyebiliriz. Mevcut ziyaretçi merkezindeki yapılardan biri işlevini koruyacak, diğeri ise sergi ve eğitim alanı olarak yeniden düzenlenecek.
- Karşılama merkezi sizce gerekli mi?
Evet, kesinlikle. Özellikle yaz aylarında Şanlıurfa’da sıcaklık oldukça yüksek olabiliyor. İnsanlar, başka ülkelerden veya uzak mesafelerden gelirken dinlenme ve ihtiyaçlarını karşılama ihtiyacı hissediyor. Tüm bu ihtiyaçların alanın uzağında karşılanması en ideal çözüm. Kazı alanına araçlarla yaklaşım, birçok açıdan doğru değil. Erişimi mümkün kılmak ve bunu sağlıklı bir şekilde, alana zarar vermeyecek şekilde yapmak istiyorsanız, karşılama merkezleri kabul gören bir çözüm haline geliyor. Açıkçası bizim önceliğimiz arkeolojik alan, ancak orayı ziyaret eden insanlar için de uygun koşulları sağlamak zorundayız. Arkeolojik alanın önüne geçmeyecek şekilde bu mekânları işlevlendirmek mümkün; ileriki yıllarda Karahantepe için de bir proje üzerinde çalışıyoruz.
- Göbeklitepe’yi bir günde çok fazla kişi ziyaret ediyor. Ziyaretçi sayısının sınırlandırılması gerekmiyor mu?
Eğer alana zarar verecek boyutlara ulaşıyorsa, kesinlikle gereklidir. Bunun farklı çözümleri mevcut. Bu nedenle “Taş Tepeler” için bir rota hazırlıyoruz; bu sayede yükü yaymak mümkün olacaktır. Aslında, Şanlıurfa’daki neolitik dönemi farklı yönleriyle anlamaya çalışıyoruz ve üretilen bilgiyi toplumla bütüncül bir şekilde paylaşmanın yollarını düşünüyoruz. Henüz ziyaretçi baskısı yaşamadan, ortak bir dili olan ama yere özgü projeler üzerinde duruyoruz. Bu projeler, koruma çatılarından doğal çevreyi ya da geleneksel mimariyi korumaya kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Bu konuda bakanlık ve Şanlıurfa Valiliği’nden önemli bir destek alıyoruz.
‘ZEYTİN AĞAÇLARI TAŞINACAK’
- Geçtiğimiz aylarda Göbeklitepe’deki zeytin ağaçlarının kazılar genişletilmesin diye bilinçli olarak dikildiği haberleri gündeme geldi. Şimdi taşınacaklarını söylüyorsunuz; bu konuda bilgi verebilir misiniz?
Ağaçlar, yıllar önce arazi sahipleri tarafından daha fazla kamulaştırma bedeli almak amacıyla dikilmiş. Ancak araziler zeytinlik vasfında değil ve kamulaştırma bedeli ödenmiş yerler. Daha da önemlisi, ağaçlar büyüdükçe alttaki arkeolojik dokuya zarar vermeye başlıyorlar. Bu nedenle, çoktan kaldırılmaları gerekiyordu ve bu konuda koruma kurulunun da almış olduğu bir karar var. Ağaçların taşınması için en uygun mevsimin beklenmesi gerekecektir. Valiliğin koordinasyonuyla tarım il müdürlüğü, GAP Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve ziraat odasından görüşler alındı. Göbeklitepe Danışma ve Eşgüdüm Komisyonu, mimarlar odası ve muhtar gibi çeşitli bileşenlerden oluşan bir kurul, ağaçların taşınması yönünde görüş bildirmiştir. Şanlıurfa Orman Bölge Müdürlüğü, ağaçların taşınacağı yeri hazırlamakta. Dolayısıyla, ağaçlar taşınacak ve yaşamaya devam edecekler. Ayrıca, UNESCO’nun Dünya Miras Listesi’nde olan yerler için çok katı koruma kuralları bulunmaktadır. Bu koruma sadece alanın kendisini değil, çevresini ve hatta bakı alanını da kapsayan bir dizi düzenlemeyi kapsamaktadır.