Derin denizlerin gizemli ve bilinmez dünyasında yaşam sürdüren canlıların keşfi, bilim insanlarının en büyük ilgi odağı olmaya devam ediyor. Özellikle ulaşılması güç olan ortamlar ve nadiren gözlemlenen türler, deniz ekosistemlerinin karmaşık ve zengin yapısını ortaya koyuyor. Bu bağlamda, Güney Çin Denizi’nde yapılan son araştırmalar, derin denizlerin sırlarını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Araştırmacılar, deniz tabanına yerleştirdikleri ölü bir hayvanın (inek leşi) doğal yaşam döngüsüne etkilerini incelemek üzere çalışmalarını sürdürürken, beklenmedik bir şekilde bölgedeki canlı çeşitliliğinde yeni ve ilginç bulgulara ulaştılar.
Çalışmada, 1.629 metre derinliğe inek leşi bırakıldı ve bu leşin çürüme sürecini gözlemlemek için kamera sistemleri kuruldu. Ama şaşırtıcı olan, bu derinlikte kaydedilen görüntülerde ilk defa kayıtlara geçen Pasifik uykucu köpekbalıklarının varlığı oldu. Bu köpekbalıklarının, daha önce sadece açık denizlerde ve daha soğuk sulara özgü olduğu düşünülürken, Güney Çin Denizi’nde görülmesi, türün ekolojik dağılımı hakkında yeni tartışmalara yol açtı. Görüntülerin analizinde, köpekbalıklarının leşi paylaşırken gösterdikleri davranışlar dikkat çekiciydi. Birbirlerine karşı agresiflik yerine, neredeyse “sıra bekler” gibi düzenli ve disiplinli bir paylaşım sergiledikleri gözlemlendi. Bu durum, bu canlıların sadece avcı değil, aynı zamanda karmaşık sosyal yapıya sahip olduklarını gösteriyor.
İzlenen davranışlar arasında, köpekbalıklarının boyutlarına göre değişen tutumlar da vardı. Özellikle 2,7 metre ve üzeri bireylerin, leşe daha saldırgan yaklaştığı ve diğer küçük bireylere göre daha dominant davranışlar sergilediği görüldü. Daha küçük olanlar ise, temkinli davranıp, sosyal düzeni gözeterek leşe yaklaşmayı tercih ediyordu. Bu, derin denizlerdeki rekabetin halen sürdüğünü ve canların kaynaklar için mücadele ettiğini ortaya koyuyor. Ayrıca, köpekbalıklarının göz hareketlerine de dikkat çekildi; gözlerini içe ya da geriye çekerek kendilerini koruma refleksi gösterdikleri tespit edildi. Bu hareket, evrimsel süreçte geliştirilmiş bir savunma mekanizması olabileceği düşünülüyor.
Gözlemler sırasında, köpekbalıklarının çevresinde parazitlerin de bulunduğu fark edildi. Göz çevresinde ve göz içlerinde yaşayan parazitler, türün yakın akrabası olan Grönland köpekbalıklarında da görülen bir özellik. Bu parazitler, canlıların göz sağlığını tehdit edebilecek kadar derinlere yerleşmiş durumda. Ayrıca, bölgede salyangoz balıkları ve farklı amfipod türleri gibi çeşitli derin deniz canlılarına ait görüntüler de kayıtlara geçti. Bu canlılar, derin deniz ekosisteminin ne kadar çeşitli ve zengin olduğunu gösteriyor. Pasifik uykucu köpekbalıklarının dağılım alanı, Kuzey Pasifik boyunca Japonya’dan Alaska’ya, Baja California’dan Tonga çukuruna kadar uzanıyor. Ancak, genellikle soğuk ve ılıman sulara alışkın olan bu türlerin, Güney Çin Denizi gibi tropikal bölgelerde görülmesi, ekolojik ve iklimsel değişimlerin yeni bir adaptasyon göstergesi olabileceği üzerinde duruluyor.
Han Tian, yapılan gözlemler ve elde edilen yeni bulgular hakkında şunları söylüyor: “Bu bireylerin bölgede sürekli mi bulunduğu yoksa sadece dönemsel olarak mı buraya geldiği henüz net değil. Ancak şu kesin ki, bu tür hakkında hâlâ çok az şey biliyoruz ve daha derin araştırmalara ihtiyaç var.”